Kovboy kasabası ve Kalamiti Narçelen

Haftasonu Manavgat'ta doğa yürüyüşüne katıldım.

Hacı Ali Köyünde indik araçlardan.

6 km doğanın içinde yürüyüş yaptıktan sonra West Wirginia Kovboy Kasabasına ulaştık.

Yavru atlar karşıladı bizi kasabanın girişinde.

Yanıma bol bol şeker almıştım atlara yediririm diye.

İtiraf ediyorum biraz ürktüm önce.

Ee benden büyük bir canlı sonuçta, kocaman kocaman dişler.

Sonunda korkumu yenip ilk şekeri yedirdiğimde üzümde kocaman bir gülücük, elimde bir dolu salya vardı :)

Kaktüsler olmadan kovboy kasabası olur mu hiç?

Şunların kocamanlığına bakar mısınız!

Her yerde ilginç süslemeler ve detaylar vardı.

En beğendiklerimi paylaşıyorum sizinle.

Üstteki bina kasabanın salonu.

Kafe olarak kullanıyor.

İçeride kostümler var.

İstediğinizi alabiliyorsunuz.

Yelek, ceket, pantolon, şapka, kement, silah, palanga...

Onları üzerinize geçirince salonun kapısını tekmelemek geliyor içinizden şiddetle.

Kasabada salon, karakol, eczane gibi binalar var.

İsteyenler ata binebiliyor.

5 dakikalıktan 1 saatliğine kadar istediğiniz şekilde binebiliyorsunuz.

Bu kısımda teyzeler oturup gözleme yaptılar bize.

Acıkanlar için gözleme çeşitleri ve köfte-ekmek var.

İçecek çeşidi ise bol.

Bu idam tahtasında yaptığımız şebeklikler ve çekilen fotoğrafları siz düşünün.

Herhalde en çok eğlendiğimiz kısım burası oldu.

 Ve yıllardır aradığım oğlak ve kuzuları burada buldum.

Yakalamak biraz zor oldu.

Ama doya doya sevdim hepsini.

Burada akşamları eğlenceler, kovboy gösterileri, canlı müzik vb şeyler de düzenleniyormuş.

Biz gündüz gittiğimiz için ve sportif bir etkinlik odaklı gittiğimiz için bunları görmedim.

İşte Calamiti Narçelen.

Atım, köpeğim, şapkam, silahım.

Kim cesaret eder karşımda durmaya!