26 Ağustos 2014 Salı

Dakika dakika ATAMIZI rekora taşıyışımız #anıtkabirdeyiz

Herşey facebookta "6000 gönüllü aranıyor" ilanını görmemizle başladı.
Anıtkabir'de Atatürk'ün canlı portresini yaparak, 
Guinness rekorlar kitabına geçmek için bir projenin çağrısıydı bu.
26 Ağustos, yani Büyük Taarruzun başladığı gün seçilmişti bunun için.
İlk gelen 6000 kişinin portrede yer alacağı ve siyah giysilerle gelmemizi söylüyordu ilan.

Yaz günü hiç sevmesem de, Atam için giydim siyahlarımı.
Saat 11'de Tandoğan'daki aslanlı yol kapısında buluştuk.
Geç mi kaldık acaba içim içimi yiyordu o anlarda, 
ya 6000 olduysa ve giremezsek diye.
Anıtkabirin kapısında etkinliğe sadece siyah giysili olanların alınacağı söylendi ve bu nedenle bir çok kişi geri döndü.

Aslanlı yol bittiğinde kayıt masaları göründü.
İsmimizi yazıp, imzamızı attık.
Bileklerimize #anıtkabirdeyiz kaşesi basıldı.

24 Ağustos 2014 Pazar

Muğla'nın Akbük koyunda çadırda kamp yapmaya ne dersiniz?

Dolu dizgin bir yaz tatili geçirip döndüm.
Bu benim bekarlığa veda tatilimdi ve ilk yarısını tek başıma geçirmek istedim.
Ölmeden önce yapılacaklar listemde yalnız başına tatil yapmak vardı.
Artı bir çadırda tatil yapmak da vardı.
Tailimin ilk gününde listeme iki tik atmış oldum böylelikle.

Tatilimin ilk günü Muğla Akbük'te, çadır kampı

22 Ağustos 2014 Cuma

Sendroma iyi gelen mim




2 haftalık dolu dizgin bir tatili yiyip bitirmiş bulunuyorum.
Sendroma neresinden girsem acaba derken Sevgili Burcu mimi ile beni hem mutlu etti, hem de oturup "burda ne işim var yaa, şortum nerde, denize gircem ben...." düşüncelerinden uzaklaştırdı.
Ona çok teşekkür ediyorum.
Yalnız soruları baya bayaa zordu.
Bakalım neler söyleyebilmişim:

1) Bu gece öleceğinizi bilseniz bazı insanlara bazı şeyleri söylememiş olmanın pişmanlığını hisseder misiniz? Peki, neden söylemediniz?
Genellikle düşündüğüm şeyleri karşımdakilere anında söylerim.

8 Ağustos 2014 Cuma

Filmi olan kitaplar...: Büyük Balık - Big Fish




Büyük Balık (Big Fish) Daniel Wallace tarafından yazılmış, Tim Burton tarafından sinemaya uyarlanmış bir eser.
Ben önce kitabı okuyup, sonra filmi izlemeyi tercih ederim.
Bu şekilde kitabın cazibesi gitmiyor.
Filmi anlamak da daha kolay oluyor bence.
Genellikle son hayal kırıklığı oluyor tabi, bu filmde de olduğu gibi.


7 Ağustos 2014 Perşembe

Ojelerim bozulmasın diye evlenmiyorum

Nişanlanalı 1 hafta bile olmamışken, bir yandan yüzüğüme bakıp salak salak gülümselemer, bir yandan bundan sonra yapılması gerekenler listesinin kabarıklığının verdiği daraltı.
Derken sabah sabah okuduğum yazıyla irkiliverdim.
Evliliğe sıcak bakmama nedenlerimi hatırladım birden.


Kaçak gelin moduna girdim bile, nasıl çıkarasım geldi  yüzüğü şu an anlatamam :))


"Ben yoruldum, insanlar yorulmadı sormaktan.
Neden evlenmiyormuşum?!
Kocalar kapıda sıraya dizildi de biz mi seçemedik?
Düzgün bir adam karşımıza çıktı da biz mi istemedik?
Aşık olduk da bekarlık kurumunun bize ihtiyacı var diye biz mi kaçtık?

Herkes evlenmek zorunda sanki…
Sevip aşık olmadığın biriyle evlenmektense evlenme daha iyi… (hiçç)
Kısmet demekten dilim damağım kurudu.
Olmayacak dualara amin demekten dudaklarım yoruldu. O yüzden evlenmedim.
Yukarı tükürsem ıssız adam, aşağı tükürsem dingil! Hangisiyle evlenelim?

4 Ağustos 2014 Pazartesi

Yüzük tepsim de ahşaptan

Neymiş efendim yüzük tepsisi ille de gümüş tepsi olurmuş.
Onu da erkek tarafı getirirmiş.
Ahşabın nişanda ne işi varmış!!

Adetti, gelenekti, görenekti... çok anlamlı bulduğum şeyler değil.
Birinin canı öyle yapmak istemiş, yıllardır insanlar onun peşinden gitmiş gibi geliyor bana.
Zaten bir yerin adeti diğerine uymuyor.
Mantıklı bulduklarımı benimsiyorum, bulmadıklarımı es geçiyorum.
Ben tepsimi kendim yapmak istiyorum diye çıktım yola.

3 Ağustos 2014 Pazar

İyi haber 1: Nişanlandım bennn..

Uzun zamandır bloguma uğramadığım için beni merak eden, mail-mesaj yollayan, arayıp soran herkese teşekkür ederim.
Güzel haberlerle döneceğim demiştim.
İlk güzel haberimi veriyorum.
Artık ben de nişanlı bir bayanım :))
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...